Ağızdan ağza, kuşaktan kuşağa sürüp gelen, çoğunlukla olağanüstü durum ve olayları yine olağanüstü kahramanlara bağlayarak anlatan halk hikâyelerine masal denir. Heyecanla okuduğumuz veya dinlediğimiz masal kahramanları genellikle iyiliği temsil eden, her zaman doğruyu gösteren, dürüst olan, ahlaklı davranmasını öğreten, erdemli ve yardımsever karakterlerdir. Bu kahramanlar her zaman doğrunun ve iyiliğin yanında olmuşlardır. Hiçbir zaman kötülük yapmamış ve öykülerinde iyilik yapmayı öğretmişlerdir. Her milletin masal kahramanları genellikle ait oldukları toplumun özelliklerini taşır. Bizim masal kahramanlarımız da bizim özelliklerimizi taşır. Bizim masal kahramanlarından en önde geleni Keloğlan’dır. Keloğlan, saflığın, sevecenliğin, doğruluğun ve yardımseverliğin sembolü olduğundan, genç yaşlı herkes tarafından sevilir.
Masallarda genellikle iyilik-kötülük, doğruluk-haksızlık, adalet-zulüm, alçakgönüllülük-kibir gibi zıt durumların temsilcisi olan kişilerin mücadelelerinden veya insanların ulaşılması güç hayallerinden söz edilir. Masal, anonim bir türdür. Eğitim amacı saklıdır. Yer ve zaman kavramları belirsizdir. Masallarda milli ve dini motiflere hemen hiç yer verilmez. Masallarda cinler, periler, devler de rol alır.
Masalların çoğu ” bir varmış, bir yokmuş…” ya da ” evvel zaman içinde, kalbur saman içinde …” gibi ifadelerle başlar ve “Onlar ermiş muradına ... ” ya da ” gökten üç elma düştü...” biçiminde biter.